ARŞİVDEN BELGELER

#ERZİN’İN KURTULUŞ GÜNÜ İLE İLGİLİ YAZI

HİZMETE ÖZEL

                T.C.
        GENEL KURMAY BAŞKANLIĞI
                 ANKARA
                                15 Ağustos 1995

ATEŞE: 2020-4-95/Arşiv
KONU: Erzin’in Kurtuluş Günü (251)

        Mehmet AĞIRGAN
        Edirne İl Halk Kütüphanesi Müdürü
                                    EDİRNE

İLGİ: 12.7.1995 tarihli Dilekçeniz.

  1. Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı’na gönderdiğiniz ilgi dilekçenizle Erzin’in 8 Ocak 1922 tarihinde düşman işgalinden kurtarıldığından bahisle. Bu konuyla ilgili yazılı belgenin tarafınıza gönderilmesini istemektesiniz.
  2. Arşiv Müdürlüğü Uzmanlarınca aşağıda bibliyografik künyesi verilen ve Başkanlık Arşivi’ndeki belgelerden faydalanılarak yazılan Başkanlık yayını üzerinde yapılan incelemede, Adana’nın 20 Aralık 1921, Ceyhan’ın 23 Aralı 1921, Osmaniye’nin 24 Aralık 1921, Dörtyol’un 4 Ocak 1922 tarihinde düşman işgalinden kurtuluş tarihlerinin kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
  3. Adana Havalisi Kumandanı Muhittin imzasıyla Mersin ve Gaziayıntab Mıntıka Kumandanlıklarına ve bilgi için Albay Şükrü Naili Bey’e yazılan 8.12.1337 (1921) tarihli raporda, Adana Mıntıkası dahilinde bulunan Fransız birliklerinin işgali altındaki köy ve kasabaların tahliye tarihleri belirtilmiştir.1 Buna göre Misis, Ceyhan Osmaniye ve Ayınteb mıntıkasında 3.12.1337 (1921) de Mamure 18.12.1337 (1921)de Misis, 23.12.1337(1921) Ceyhan ve Veysiye, 24.12.1337 (1921) Osmaniye, 29.12.1337 (1921) de Toprakkale ve Erzin, 4.1.1338(1922) de Dörtyol Fransız birlikleri tarafından tahliye edilecekti. Raporun arşiv uzmanlarınca yeni Türk harflerine çevirisi ek’te gönderilmiştir.
  4. Rapora göre, birliklerimizin Fransızların tahliye ettiği yerlerin ne surette olacağı da karara bağlanmıştır. Buna göre birlikler, Fransız birliklerinin bulundukları yerlere Fransızların tahliye edecekleri gün on kilometre yanaşmış olarak bulunacak ve mülkiye memuru veyahut köyün muhtarı ile temas ederek Fransızların tahliye ettikleri saat haber alınacak ve bu saatten itibaren hareket ederek Fransızların tahliye saatinden iki saat sonra işgal edilecektir. Raporun üçüncü ve 7 nci maddesinde belirtildiğine göre Adana mıntıkasında Osmaniye, Toprakkale, Erzin, Dörtyol 59.ncu Alay 1 nci Tabur ve 3 cü Tabur ile Kozan Müzaheret Taburu tarafından işgal edilecekti.

HİZMETE ÖZEL

HİZMETE ÖZEL

ATASE:2020-95/Arşiv
Ağustos 1995

  1. Sonuç: Adana Havalisi Kumandanı Muhittin yukarıda belirtilen raporunda Erzin’in 29.12.1337 (1921) tarihinde düşman tarafından tahliye edileceği kayıtlıdır.Yine düşman tahliyesinden iki saat sonra tahliye edilen yere birliklerimizin gireceği de raporda belitilen bir husustur. Bu bilgiler ışığında Erzin’in düşman işgalinden kurtuluş tarihinin 29.12.1337 (1921) olacağı değerlendirilmektedir. Bilgilerinizi rica ederim.

#GENEL KURMAY ATASE BAŞKANI NAMINA

Hüseyin GÖRÜR
Öğ. Kd.Alb.
Gnkur. ATASE Bşk.
Arşiv Müdürü

EKLER. EK-A (Adana Havalisi Komutanı Muhittin’in 7.12.1337 (1921) tarihli raporunun yeni Türk harflerine çevirisi)

BİBLİYOĞRAFYA: Şehir ve Kasabaların Harp Bölgeleri Bombardıman İşgal ve Kurtuluş
Tarihleri(1911—1922) Ankara Genelkurmay Basımevi 1977.s.1-2

HİZMETE ÖZEL

ADANA MARAŞ 8.12.1337 (1921)

                              (G.A.M.K.V.)
                           (Gaziayıntab Mıntıka Kumandanlığı Vekâletine)
  1. Adana ve havalisi Mıntıkası dahilindeki Fransız kıt’aatı taht-ı işgalindeki (işgal altındaki) kura (köyler) ve kasabatı (kasabalar) iş bu tarihlerde tahliye etmiş ve edeceklerdir.(252)
    a. Adana mıntıkasında: 4.11.37 (1921)de Cebel-i Bereket, 5.12.1337’(1921)de Naili hürrüyet, 16.12.1337 (1921)’de Zeytinli ve Kâhyaoğlu, 17.12.1337(1921)de Sarıibrahimli, 19.12.1337(1921)’de Yenice, 20.12.1337(1921)’de ADANA, 24.12.1337(1921)’de Yakaköy, 26.12.1337(1921) de Karacailyas, 27.12.1337(1921)’de Tarsus ve Hacıtalip, 4.1.1338(1922) de Mersin.
    b. Misis, Ceyhan, Osmaniye, Ayıntab Mıntıkasında: 3.12.1337(1921)’de Mamure, 18.12.1337(1921)’de Misis 23.12.1337(1921)’de Ceyhan ve Veysiye, 24.12.1337(1921)’de Osmaniye, 29.12.1337(1921)’de Toprakkale ve ERZİN, 4.1.1338(1922)’ de Dörtyol, Kanun- u evvelin (Aralık) son günlerinde Ayıntap ve Kilis.
  2. Kıtaatımız işbu mevaki-i saireyi Fransızların tahliyesini müteakip zirdeki (aşağıdaki) talimât ve şerait dairesinde işgal edeceklerdir. Kıtaat, Fransız Kıtaatının bulundukları mahallere Fransızların tahliye edecekleri gün on kilometre yanaşmış olarak bulunacak ve katiyen Fransız Askeri ile temas etmeyecektir. İşgal edilecek kasabanın en büyük mülkiye memuru veyahut karyenin muhtarı ile temas ederek Fransızların tahliye ettikleri saat haber alınacak ve bu saatten itibaren hareket ederek Fransızların tahliye saatinden iki saat sonra işgal edecektir. Fransızlarla temas etmemekten ve aradaki itilâfa nakise verebilecek en ufak bir uygunsuzluğun çıkmamasından kıtaat kumandanları şediden mesuldür.
  3. Adana Mıntıkasında: Mersin Kelebek-Yenice şimendüfer hattına (dahil) kadar olan akşam 1 nci alayın1nci ve 22 nci taburları tarafından ; Şimendüfer hattından Adana’ya (dahil) kadar olan mıntıka Adana Merkez Muhafız Taburu tarafından; Misis ve Ceyhan Kasabaları Adana Müzaheret Taburu tarafından işgal edilecek, Osmaniye, Toprakkale, Erzin, Dörtyol 59 ncu Alay 1nci Tb., Kozan Müzaheret Taburu, Ayıntap ve Kilis ve Fırat’a kadar olan Mıntka 59 ncu Alay 2 nci Tabur ve 12 nci Süvari Alay’ı tarafından işgal edilecektir.
  4. Nailihürriyet, Cebel-i Bereket ve Mamure hemen en yakın kıtaat tarafından işgal olunmalıdır.
  5. Adana Mıntıkasında Birinci Alayın İkinci Taburunu teşkil eden sol cenah taburu halihazırdaki mevkii Adana Muhafız Taburu’na teslim ettikten sonra sağ cenah Mıntıkasında toplanacaktır. Adana Merkez Muhafız Taburu 13.12.1337 (1921) de Bilemedik’ten trenle hareket ederek Durak İstasyonu’na çıkacak 14.12.37 akşamı sol cenah taburunun mevziini teslim almış bulunacaktır.
    Mersin’den Adana’ya (dahil) kadar olan mıntıkadaki Fransız ileri kıtaatı (yakınına gelerek) Fransızlar’ın tahliyesine nazaran hangi kıtaat tarafından işgâl olunacağı Mersin Kumandanlığı Vekâleti tayin ederek iş’ar edecektir. Köylerin işgâli bittikten sonra Adana Merkez Taburu Adana’da; 1 nci Alay 2nci Tabur Tarsus’ta, 1nci Alay 1nci Tabur Mersin’de, içtima ve buraları işgâl edecektir. 1nci Alay Kumandanı Mersin’in işgâli için sağ cenah taburundan herhangi bir bölük efradının elbiselerini diğerleriyle tebdil ederek Mersin’e muntazam kıyafetle efrat sokacak ve diğer iki bölük Mersin şimal köylerinde intizar edecektir. Diğer efradın da muntazam elbise ile teçhizine çalışılmaktadır. Mersin Mıntıkası Vekâleti Karargâhı 20.12.1337(1921)’de Yenice’de ve 27.12.1337 (1921) de Tarsus’ta bulunacaktır.
  6. Adana Kalemi Mühazeret Taburu Ceyhan ve Misis’i işg’al etmek için 15.12.1337(1921) de Kumarcılar ve Tümlü’de içtima edecek, buna nazaran Pozantı’dan tren ve kara yürüyüşü ile tahrik edileceklerdir.
  7. Gaziayıntab Mıntıkasında; 59 ncu Alay 1nci Tabur ve Kozan Müzaheret Taburu 20.12.1337 (1921) de Bahçe ve Mamure’de içtima ettikten sonra 59ncu Alay 3ncü Tabur ile berber Fransızlar’ın tahliye tarihine nazaran sırasiyle Osmaniye, Erzin ve Dörtyol’u işgal edecektir. Kozan Müzaheret Taburu muvakkaten 59 ncu Alay emrine verilmiştir. Ceyhan ve Misis’i işgal edecek olan Adana Müzaheret taburu ile Ayıntab şimalindeki 59 ncu Alay 2 nci Tabur şimdilik re’sen Gaziayıntab Mıntıka Kumandanlığı’na merbut olacaklardır. 12 nci Süvari Alayı ve 59 ncu Alay 2 nci Tabur Fırat’tan itibaren Ayıntab ve Kilis’i işgâli Gaziayıntab Mıntıka Kumandanlığı’nca tertip ve iş’ar olunacaktır. Maraş Müzaheret Taburu Bahçe’ye celp olunarak ihtiyatta bulunacaktır.
  8. Bâlâ’daki tertibat işgâlin hitamı ile vaziyat-i tabiiyye rücu edildikten ve havalideki mıntıkaların hudut ve taksimatı icra olunduktan sonra ikinci bir emir ile tadil olunacaktır.
  9. Gaziayıntab’ın işgâlini müteakib bu mıntıkanın karargâhı Gaziayıntab’a nakil olunacaktır. Buna nazaran ittihaz-ı tertibat ve iş’arı.
  10. Mersin ve Gaziayıntab Mıntıka Kumandanlarına ve berayı malûmat Miralay Şükrü Naili ve Hayri ile Sıtkı Beylere yazılmıştır.
    7/12/1337 (1921)

Adana Havalisi K.
Muhittin
(İmza)
İlhami BEBEK
Arşiv Uzmanı
Özlük Hakları Araştırmacısı
(İstiklâl Harbi Arşivi, Dol:27,Kl.:1569,Dos:3,Belge:34-14,34-15)(253)

#ANADOLU'DA TANİN GAZETESİ MAKALESİ

ERZİN - 1 Şubat 1910

Arifiye'yi ( Ceyhan) 30 Ocak günü terk ile Erzin'e doğru hareket ettim.(254)

Evvelki mektubumda yazdığım çamur daha şehirden çıkmadan başladı. Bazen dayanılmaz bir hale gelerek Erzin' e kadar devam etti. Nafıa Nâzırı'nın Rumeli seyahatinden aldığı notları düzenlemekle meşgul olduğunu gazetelerden okumuştum. Bir hafta içinde demiryolu ile birçok kilometre yol alarak, bazı istasyonlara uğrayıp bir gün kalarak hemen cüzdanına kaydedilen notları, bunlardan edinilecek faydanın dersini anlamam.

Bu, dostlar alış- verişte görsün gibi bir şeydir. Fakat Anadolu'da günlerce, haftalarca mesafeler aşıldığı halde bir şose, düzenli bir yola tesadüf edilmiyor. Bu işlerle daha ciddi bir şekilde uğraşılsa, gösterişlerden, fazla yorgunluklardan vazgeçilse daha iyi olur.

Yolda ara sıra köylere rastgeliniyor. Bunlardan birisinin görünüşü gerçekten acı ve keder verici. Köy üzerleri ot gibi şeylerle örtülmüş (Hu Evler) kırk elli kulübeden meydana gelmiştir. Civarında sürülmüş arazi, ekilmiş tarla pek azdır. Kadın, erkek, çoluk, çocuk hepsinin çehreleri sarı, ölü rengindedir. Bunlar zorla istemeyerek yürüyorlar, hareket ediyorlar.

Köyün alt tarafında mezarlığı var. Burada hepsi taze olduğu şekillerinden anlaşılan iki yüz kadar mezar görülüyor. Hatta şimdi de üç kişi yeni bir kabri hazırlamakla meşgul.

Köyün görünüşüne göre pek eski olmadığı, halkının Rumeli muhacirleri olduğu her şeylerinde nanlaşıldığı için, kabristanın genişliği dikkatimi çekti. Sabredemedim, kabiri açmakla meşgul olanları birkaç dakika için hazin işlerinden alıkoydum sordum. Bunlardan birisi sönmüş bakışlarla bana baktı. Ah efendi,gör müyor musun, mezar kazıyoruz, dedi ve ilâve etti:

Rumelini' nin en soğuk taraflarından hicret ettik. Bizi bu sıcak memlekete, bu bataklık, sazlık yere oturttular. Burada toprak ve köy yeri verdiler. O vakitten beri dört, beş sene oluyor . Köy halkının, hicret edenlerin onda biri kalmadı. Hergün köyden bir anne, bir baba, kardeş, evlât ve karı koca gidiyor. İşte bugün de bunlardan birisi ni toprağa veriyoruz.

Artık son bir görev yerine getirmekle meşgul olan muhatabın gözleri doldu ve yine kazmasını sallamaya başladı. Ben de bu taze mezarlara ancak bir fatiha ithaf edebilerek arabacıya “sür” dedim.

Bir ağaçlık arasında Erzin şöyle, böyle seçilmeye başlayınca deniz de göründü ve bir aydan beri özlediğim teselli verici görünüşüyle kalbimdeki acıyı, tatsızlığı sildi. Cebel-i Bereket Sancağı'nın merkezi olan Erzin bir köydür. Bununla birlikte temiz ve geniş caddeleri, bazı günler evleriyle ziyaretçilerin görüşünde bir hoşlanma, yakınlık, ve sevgi duygusu uyandırıyor.

Biz Erzin'in bu günlerde mutasarrıflığın Osmaniye'ye nakladileceği hesabıyla son canlı, hayat dolu günlerine yetiştik. Halkın, hele sırf hükümet memurlarının burada bulunmasıyla yaptırdıkları evleri boş kalacak, hiç bir kıymeti kalmayacak olan servet ve emlâk sahiplerinin matemine iştirak ettik.

Gerçekten Cebel-i Bereket Sancağı, Payas, Cebel ve Erzin'den sonra dördüncü olarak Osmaniye'ye naklediliyor. Maaş alan memurlardan başka servet kaynağı düşünmeyen halk da bundan son derece üzülüyor.

Osmaniye'yi bilmiyorum, fakat bu köy bir sancak merkezi hiç bir şekilde lâyık değildir. Eğer olanüstü bir durum bir nahiyeye merkez olursa halk bunu kendilerine yeter kabul etmelidirler.

Bilinen olayın eseri olarak bu köyde bugün dört hapishane ve bunların içinde sekiz yüz- bin kişi vardır.Hattâ han diye girdiğiniz binanın alt katı bile hapishane yapılmıştır.Bu binaların içinde hiç biri oturulacak gibi değildir.Hapisler hep hasta benizlidir. Fakat bu adamlarım hareketlerine karşılık başka türlü hareket mümkün müdür?

Hükümet dairesi olarak kullanılan bina bir medrese harabesidir. Medresenin dar ve karanlık hücreleri birer daireye ayrılmıştır. Şimdiye kadar memurların fikri Selâmetlerini koruyarak nasıl çalıştıkları çözülmeye muhtaç bir meseledir.

Mutasarrıf hocasızlıktan, okullar için öğretmen bulunmamasından şikâyet ediyor.Yapılacak teşvikler ile civar köylerde hükümete yük olmaksızın okullar yaptırmanın mümkün olduğunu, hattâ Payas nahiyesinin bazı köylerinde okullar açıldığını ve köylüler öğrtmene üçer yüz kuruş aylık vermeyi taahüt ettiklerini , fakat üzüntüyle belirtmek gerekir ki, hiç bir tarafta öğretmen sağlanamadığını söylüyor.

Köylüler her şeyimiz hazırdır, aylığı da vereceğiz, bize yalnız hoca gönderin diye hükümete başvuruyorlar.Hükümet ise bu hak isteyen başvuruya, bu yardım isteğine karşı hiç bir şey yapamıyor.Zira öğretmen yok.Üç yüz kuruş az bir aylığa karşılık köylülerin çocuklarını okutmak, köylerde oturmak zahmetini göze alacak fedakâr, vatansever adamlar yok.

Erzin'de büyüklerden, babalardan çok evlâtları, küçükleri düşündüren ve üzen mesele livanın Osmaniye'ye nakli dolayısıyle rüştiyye mektebinin de kapatılacağı, okulsuz kalacakları endişesidir. Mutasarrıf, okulu Erzin'de bırakacağını ve bunun için çalışacağını vaad ediyor. Eğer bu mümkün olmazsa Erzin bütün bütün yetim kalmış olacaktır.

İki katlı, oldukça iyi bina olan Rüşdiyye (8 Ocak İlköğretim Okulu Eski Binası-Bugün için PTT Binası) Mektebi’nin alt katıyla üstündeki bazı odalarda bugün asker oturuyor, bunun için okul kapısından girilirken nöbetçinin “yasak” demesiyle, onbaşının gelip izin verinceye kadar beklemekle karşılaşıyorsunuz.

Epeyce kalabalık çocuklar iki dershaneye bölünmüşlerdir. Kapılar kapalı, hattâ birisi kilitli olduğundan sessizce pencerelerden içeri göz gezdirdim. Hocanın elindeki sopa rahlelere, çocukların organlarına rastlıyor, ateş saçıyordu.

Kimsenin haberi olmaksızın girdiğim okuldan yine böyle çıktım. Öğretmenlerden zaten herkes şikâyetçidir. Hiç olmazsa o korkunç sopaları ile o kadar çok oynamasalar.

Olayda dışarıdan hücum eden halk Erzin'de bulunan ticaret için gelmiş beş, on Ermeniyi kesmek istemişler ise de Erzin'in islâm halkı onları saldırganlara karşı korumuşlar, bunun için kimse öldürülmemiş, evler yıkılmamıştır. Fakat saldırganlar yollarda yapmadıklarını bırakmamışlardır.

Bu güne kadar sakin, itaat eder görünen bu adamların öldüren, yakan, yağma edenler olduğuna insanın inanamayacağı geliyor. Fakat bunlar cahil, iyiyi, kötüyü ayırt edemez oldukları hatırlanınca muamma çözülmüş oluyor. Evet bu adamları iyi ve fena her yola sevk etmek mümkündür ve hiç şüphe yoktur ki, faciayı yapanlardan birçoğu yalnız diğerlerini taklit etmiştir, yaptıklarının fena olduğunu düşünemeyerek iyi bir şey yapıyoruz zannetmişlerdir. Meseleyi, sebeblerini tahlil edersek aslının, esasının bu olduğunu anlarız.

Buradan Dörtyol'a gidecek ve Hassa'ya geçmek üzere İskenderun'a uğrayacağım.

#TURAÇ KUŞU

Ötme Turaç ötme eşin var senin.
Şahin salıp avlatacak yer değil,
Dediler nazlı yarin göçtü yurdundan
Vatan tutup eğlenecek yer değil.

Yurdumuzun en verimli topraklarından sayılan Çukurova-Hatay ovalarının has kuşlarından birisi olan Turaç kuşu, tavukgiller sınıfındandır.(255) Bir tarla güvercini veya bir keklik büyüklüğündedir. Tavuğa benzeyen bu kuşun tüyleri beneklidir. Sesi güzel olan bu kuşun erkeğinin boyun altı siyah-beyaz beneklerle süslüdür. Çok az uçan ama devamlı arazide keklikten daha hızlı koşabilen ve araziye uyumda zorluk çekmeyen bu kuş genelde dikenli çalılarda gizlenerek korunur. Özellikle Atmaca, Doğan ve Şahin'den korkar ve saklanır.

Turaç'ın belli başlı bir yuvası yoktur. Çalılıklar ve ekin tarlası içinde barınır. Genelde tek başına, bazen de eşi ile dolaşır. Tarla içinde zararlı olan süne ve çekirge gibi parazitleri yiyerek beslendiğinden halk tarafından sevilen ve korunan bir kuştur.

Bu kuş nisan ayı içinde, 12 tane yumurta yapar. Küçük, esmer ve kül rengindeki bu yumurtalar üstünde mayıs ayı içinde 20 gün kuluçkaya yatar. Yavrularını bir ay içinde dağıtır ve tekrar ağustos ayında kuluçkaya yatar. Eylül ayı içinde yavrularını dağıtır ve nisan ayına kadar erkeği ile bir daha birleşmez.

Turaç'ın dişisine Bozca adı verilir. Bir kaç tane Bozca birleşerek erkek Turaç'ın himayesine girerek kışı beraber geçirirler.

#PAYAS KAZASINDAN İSTİFA EDEN CELAL BEYİN YERİNE MESUT EFENDİNİN TAYİNİ HAKKINDA EMİR

(256)

1
1320(1904).L.19
Bab-ı Ali
32
Memurin Mülkiye Komisyonu

Payas kazası kaymakamı Celal beyin vuk’u istifasına meni ikinci sınıftan olan kaza-i mezkur kaymakamlığına mukarrema dahiliye nezareti celilesince intihab olunan Mahmud Celaletttddin efendinin üçüncü sınıf kaymakamlık intihapnamesini haiz olması cihetle kaza-i mezkur kaymakamlığına ikinci sınıftan müntehabın diğer mirasibinin intihabı 9 T. Evvel (Ekim) 127l (1855) tarihinde ba mazbata arz ve beyan kılınmıştı.

Bu kerre nezareti müşaürün ileyha biltakdim komisyona havale buyurulan 19.T.sani (Kasım). 1271(1855) tarih ve 4956 numaralı tezkereden kaza- mezkur kaymakamlığa ikinci sınıftan müntehabin mülazımına teklif edildiği halde rağbet ede olmadığı ve Diyarbekir Vilayetine melhuk Silvan kazası kaymakamı Mesud efendi tarafından bu kerre keşide olunan telgrafnamede

Mezkur kaymakamlığa tayinini istid’a edip kendisi Mekteb-i Mülkiye-i Şahne mezunlarından olmakla beraber ikinci sınıftan kaymakamlık inithabnamesi hazinede kesb-istihkak eylediği beyaniyle kaza-i mezkur kaymakamlığına mümaileyh Mesud efendinin tayini gösterilmiştir. Müma ileyh Mesud efendinin tetkik edilen terceme-i halinde maniği istihdama bir kayda tesdüf edilmemiş ve Suret-i hal ve idaresi hakkında sabık eder isti’2lama cevabenDiyarbakır Vilaytinden alınan 24 T. Sani (Kasım)1318 (1902) tarihli telgrafnamede hakkında hüsnü işaret edilmiş olduğundan zikr olunan Payas kazası kaymakamlığına ber mucib-i eskar mümaileyh Mesud efendinin tasdik-i memuriyeti tezkere olunarak mezkurtezkere iade ve terceme-i hal sureti masdukası leffen takdim kılındı ol bab emrü ferman Hazreti menlehülemrindir.

13 Ramazan 1320
(13.9.1904)
2 Bab-ı Ali
Memurin Mülkiye Komisyonu

Mehmed Mesud bey Laziztan hanedanından ve rütbe-i seniyye sınıfa mütemayiz esfabından İsteb Kaymakamı Sadık Memizade hacı Memiş Rüştü beyin mahdumudur.1284(1868) seneyi hicriyesinde ( Sene-i mali, Rumi, 1283-1867) Lazistan Sancağı Hopa kazasında tevellüd eylediği husisi tezkire-i Osmaniyesinde muharrer idi. Mekteb-i Mülkiye-i Şahanede meretteb dersleri bil tahsil 4. K. Evvel (Aralık)1309(1893) ve 13..T. evvel (Ekim)1310 (1894)tarihli vasat derecelerden sınıf-ı İ’dadiyye Aliyye-i şaadetnameleri almıştır. Türkçe- Fransızca tekellem-i kitabet ve lazca ve gürcüce tekellim eylediği terceme-i halinde mezkurdur. 1312 (1896)senesi Cemaziel evvelinin(Mayıs) 21 de 500 kuruş maaşla Selanik Vilayeti Maiyet-i Memuriyetine bil tayin Cemaziel Ahiresinin(Haziran) 122 sinde (28.T. Sani(Kasım) 1310-1894) vazifesine mübaşeret ederek 13314 senesi Rebiülahirinin 17 sinde (13 Eylül 1316-1900) sene-i merkume Şevvel ül Mükerremenin 8 ine kadar (28.Şubat 1312-1896) 250 ve tarihi mezkureden sene-i merkume zilkadasinin 6 sına kadar (27 Mart 1313-1897) 225 kuruş maaşlarla Vilaye-i Mezkuede Yenice-i Vardar kazası kaymkam vekaletinde bulunmuştur. Velayet-i müşaren ileyha maiyet memurluğuna tarihi tayini ile işe mücaşeret tarihi mukadder maaşı Dahiliye Nezareti Celilesi muhasebeciliğinin 2 Ağustos 1313 (1897)tarihli mezkure-i cevabiyesinden ve Yenice kazası kaymakam vekaletinde mühdet-i İstihhdamıyla hüsn-ü ifa-i vazife eylediği ve bir gün zimmet ve ilişiği olmadığı kaza-i mezkur meclis idaresinin zeyr-i velayet-i M,şarün ileyha meclis-i idrasinden masduk 229 Mart 1313 (1897)tarih ve 48 numaralı mazbatasından anlaşılmış ve mekteb-i Mülkiye-i Şahaneden ahız etmiş oldğu sınıfı idadiye ve Aliye şahadetnameleri ile karr-iı mezkure-i Osmaniyesi kaniyen görülerek iade edilmiştir. Mümaileyh Dahhiliye Nezareti Celilesnden vuku buln iş’ar ve Memurin Mülkiye Komisyonundan verilen karar üzerine ve bil istildat şerefsudur olan irade-i seniyye-i Hilafet penahı mucibince 1315(1899) senesi Cemazielevveliyesinin (Mayıs)13 ünde 1125 kuruş maaşla ve Diyarbekir Vilayetinde Silavan kazası kaymakamlığına tayin kılınmıştır.

Memurin Mülkiye Komisyonu

3
Bab-ı Ali
Daire-i Umuru Dahiliye

Huzur- Al Hazreti Sadaret Penahiye
Maruzun Çaker-i Karineleridir ki

Payas Kazası Kaymakamı Celal beyin vuku-u istifasına mebni yerine üçüncü sınıftan müntehab Mahmud Celaleddin efendinin tayini hakkında sebkeden iş’ar-ı aciziye cevaben memurin Mülkiye Komisyonu kararına atfen şerefvarid olan 14. T. Evvel(Ekim) 1318(1902) tarih ve ikibinyediyüzyedi numaralı tezkere-i seniye cenab-ı hilafetpenahilerinde mumaileyh Mahmud Celaleddin efendinin üçüncü sınıftan müntehab olmasına ve kaza-i mezkur ikinci sınıftan bulunmasına binaen arzya ta’yini cihetine gidilemeyeceğiden ikinci sınıftan müntehab diğer münasibinin tayini emrü ferman buyurulmuş ise de kaza-i mezkur Kaymakamlığı ikinci sınıftan müntehab mülazımına teklif edildiği halde rağbet eden bulunmamıştır.Ancak Diyarbakır Vilayetine mülhak Silvan Kazası Kaymakamı mesud eendi tarafından bu kerre keşide olunan telgrafnamede mezkur Kaymakamlığa tayini istid’a olunmasına ve kendisi Mekteb-i Mülkiye-i Şahaneden mezun olup ikinci sınıftan intihabname ahzuna kesbi istihkak eylediği kayden anlaşılmasına binaen mumaileyhin mezkur Payas Kaymakamlığına tayini Müsaade-i ali-i Cenab-ı sadaret penahilerine merutdur ol bab da emrü ferman Hazreti meslehhülemrindir.

  1. Ramazan 1320
    (2.9.1904)
    Nazırı Umuru Dahiliye

Not: Sebk: Daha önce verilmiş olan

Bab-ı Ali
Daire-i Sadaret

Devletlü efendim Hazretleri

Adana Vilayetinde bu kerre açılan Payas Kazası Kaymakamliğina Diyarbakır Vilayeti mü’hakatından Silvan kzası kaymakamı Mesud efendinin nakli memuriyetne dair Dahiliye Nezareti Celilesinin tezkeresi Memurun Mülkiye Komisyonundan kaleme alınan mazbata ve terceme-i hal varakası ile beraber arz ve takdim olunmakta ol bab da her ne cihetle emrü ferman-ı hümayun Nazareti hilafetpenahi şerefnuh ve sudur buyurulur ise mentuk celili infaz edileceği beyanıyla tezkere-i seravari terkim kılındı efendim. Sadrazam

20 Ramazan 1320
(20.9.1904)

Maruzun Çaker-i Kerimeleridir ki

Makam-ı sene-i Sadaretpenahileriden varid olup meltuflaryla menzur-u ali buurulan iş bu tezkere-i Seniyye mucibince irade-i Seniyye-i Cenab-ı Hilafetpenahi şerefsudur buyurulur olmakla ol bab da emrü ferman haazreti veliyyülemrindir.

19 Şevval1320
(19.Ekim.1904)

#CEBEL-İ BEREKET MUTASARRIFI ŞÜKRÜ PAŞANIN AZLİ YERİNE MAHMUT NEDİM PAŞANIN TAYİN EMRİ

(257)

İ. Dahiliye
Bab-ı Ali
1325(1909).L.6
Daire-i Sadaret
29

Devletlü Efendim Hazretleri

Yemen Vali muavini saadetlü Mahmud Nedim bey Efendi Hazretlerinin taşrada bir mutasarrıflıkta istihdam şerefsudur olan irade-i Seniyye-i cenabı Hilâfet penahileri iktizası Aliyyesinde bulunmasına Cebeli bereket Musarrıfı Saadetlü Şükrü Paşa hazretleri evvelce dört mutasarrıflıkta şikayet üzerine infisal etmiş bu kere dahi bulunduğu mahalde vaki olan şikayet üzerine tahkikat için bahçeleri ihdasıylate'mini münfiğ gayretine düştüğü ve bir memurun hem iası vazife-i memuriyet ve hemde icra-i zireat ile teharri-i münafiat etmiş kavaid-i umumiyye münafi olduğu anlaşılmasına binaen azliyle yerine müşarünleyh Mahmud Nedim Beyin tayini hakıında her ne vechile irade-i Seniyye-i Hazreti hilafetpenahi şerefsudur buyurulur ise hükm-ü münifl infazedileceği beyanıyla tezkire-i senavari terkin kılındı efendim.(Sadrazam)

30 Ramazan 1325
(30.9.1909)

Naruz'um Çaker-i Karineleridir ki

Reside-i dest tanzim olup menzur-u ali buyrulan iş bu tezkire-i Seniyye, sadaret penahileri üzerüne mucibince irade-i Seniyye-i Cenab-ı Hilafet penahi şerefe müteallik buyurulmuş olmakla ol bab ta emrü ferman Hazreti Veliyyül emrindir.

6.Şevval.1325
(6.10.1909)

#CEBEL-İ BEREKET SANCAK MERKEZİNİN ERZİN’DEN OSMANİYE’YE NAKLİ EMRİ

(258)

İ.Dahiliye
1327 (1911).2.9

Dahiliye Nezaretinin Şura-i Devlete havale buyurulan 22 Zilkâde(Kasım) 1327(1911) tarihli ve 3252 numaralı tezkeresi ve melfutatı Mülkiye dairesinde karaid olundu..

Mezkur tezkerede Cebel-i Bereket sancağının merkezi olan Erzin karyesi vasad bir noktada olmakla beraber Şeraid-i umran ve terakkiye de gayri haiz olduğundan cihetle merkez livanın oradan Osmaniye kazası mevkiine nakli ve Dörtyol mahallinin ehemmiyet-i mevkisine binaen kaza-i mezkur için merkez ittihazı lüzumu Adana Vilayeti Meclis-i Umumiyesinden varid olan mazbatada gösterilip bu suret cihetle askeriyece de muvafık maslahat görülmüş olduğu ve liva-i mezkur memuriyetinin Osmaniye kazası merkezine ve kaza memurlarının dahi Dörtyol mevkiine nakledilmesinden dolayı muvazeneye akçe zımmına mahal olduğu beyanıyla beruce iş'arı muktezasının ifası dermeyan edilmiş ve iş'ar vaki Meclis-i Umumi vilayet kararına müsterid ve Şayan-ı terviç bulunmuş olmakla bil istinat makrunu- müsade- i seniyye-i hazreti padişahı buyrulduğu halde icabının icrası hususunun Adana Vilayetine lieclil tebliğ dahiliye nezaretine havalesi vesair icab eden devaire malumat i'tası tezkere kılındı ol babta emr-ü ferman hazreti menlehül emrindir.

  1. Zilhecce 1327
    (8.12.1911)

İ. Dahiliye
Bab-ı Âli
1327(1911).2.9.
Daire-i Sadaret

#DÖRTYOL'UN KAZA YAPILMASI

(259)

Atafetlu Efendim Hazretleri!

Dahiliye Nezaretinin Şura-i devlete mahvil tezkeresi üzerine.Mülkiye dairesinden ve leffen arz ve takdim kılınan mazbatada dermeyan olunduğu vechile Cebel-i Bereket Sancağının merkezi olan Erzin karyesi vasat bir noktada olmakla bereber Şerait-i Umran ve terekkiye de gayri mümkün olduğu cihetle merkez livanın oradan Osmaniye Kazası mahalline nakli ve dörtyol mahallinin ehemmiyetine binaen kaza-i mezkur için merkez ittihazı Adana Vilayeti Meclisi Umumiyesinden bu mazbata inha olunup bu sureti ciheti askeriyece de muaffık görülmüş ve bundan dolayı muvazeneye akçe zımmına mahal olmadığı anlaşılmış olduğundan mucibince icra-i icabının mahalline lieclil tebliğ nezareti müşarün ileyhaya havalisi vesair lazım gelen dairede de malumat i'tası hususundan irade-i Seniyye-i Hazreti padişahı ne vechiyle şeref sudur olur ise mantuk aliyyesi infaz edileceği beyanıyla tezkere-i Senavari terkim kılındı efendim.

9.Zilhicce 1327
9.12.1911

Ma'ruz-u çaker-i karineleridir ki

Reside-i dest tanzim olup melfufu ile beraber mesur-u ali buyurulan iş bu tezkire-i Saniyye-i sadaret penahiler üzerine mucibince irade-i Seniyye-i cenabı padişahı şeref sudur buyulmuş olmakla ol bab ta emrü ferman Hazret-i Vüliyyülemrindir.

9.Zilhicce 1327
9.12.1911
Ser Katibi Hazreti Şehriyari

#DÖRTYOL ADININ NEREDEN GELDİĞİ VE DEĞİŞTİRİLMESİ HAKKINDA EMİR

(260)

1330 (1914).R.4
Adana Vilayeti
11
Tahrirat Kalemi

İltibas vuku’undan dolayı ba’dema Yenişehirin “ Yeni şehir” suretinde yazılması hakkında şerefdar olan 21 Eylül 1327(1911) tarihli ve umumi 277 numaralı tahrirat aliyye-i nezaret penahileri mülhekata bit tebliğ bu kerre Cebel-i Bereket mutasarrıflığından alınan Cevapnamede Hama Sancağı dahilinde dahi Umraniye namında bir kaza olduğu ve bu yüzden postahanalerce pek çok sehv vuk’u bulunduğu cihetle bu babdaki iltibasın dahi ref’i esbabının istikmali Umraniye Kaymakamlığının iş’arına atfen izbar kılınmış olduğundan bu iki Umraniye namları hakkında dahi müktaza-ı muamelelerinin ifasına müsaade buyurulması arz olunur. Ferman.

Adana Valisi
4. Muharem1330
(4.1.1914)
2

Ümraniye’nin Dörtyol namı ile tesviyesine dair.
( Dörtyol adının verilmesine)

Adana Vilayeti
Tahrirat Kalemi

DAHİLİYE NEZARETİ CELİLESİNE (261)

Muhaberatı umumiye üçüncü şubesinden muharrer 21.K. evvel (Aralık) 1327 (1911) tarihli ve 463 numaralı Tahrirat ile nezaretpenahilerine ariza-i cevabıdır.Umraniye Kazasının ismi sabıkı Dörtyol olduğu cihetle ismi sabık-ı olan Dörtyol kazası namıyla tevsihi münasib olacağı Cebel-i Bereket Mutasarrıflığı vekaletinin iş’arı üzerine maruzundur.Ferman.

Adana Valisi
1 safer1330
(1.2.1914)
3

Dörtyol’un Umraniye’ye tahvil edildiğine dair beyan-ı malumaatı havi Adana Vilayetinden Şura-i devlet riyaseti celilesine gelen 1 Nisan 1326(1910) tarihli tahrirat oraca hıfz edilmiş olup oraca icra edilen tahririden bir netice hasıl olmamış ve nezaret-i evrak kalemine

Vuku bulan müracaattan ise defterlerin müteharrik olmasına binaen bir malumat olunamamıştır.

4

Huzur-u Ali Hazret-i Sadaret penahiye

Bab-ı Ali
DahiliyeNezareti

Hülasa: Umraniye Kazasının Dörtyol namıyla tesmiyesine dair.

Mar’uz-ı Çaker-i kimesneleridir ki

Cebel-i Bereket Sancağı dahilinde aynı nam ile diğer bir kaza mevcut olup bu yüzden postahanelerce pek çok sehev vuk’u bulduğu beyanıyla bu babdaki iltibasın ref-i zımmında Cebel-i Bereket Sancağı dahilindeki Umraniye Kazasının ism-i sabıkı olan Dörtyol namıyla tesmiyesi luzumuna dair Adana Vilayetinin re’sen ve cevaben alınan iki kıta tahrirat leffen takdim kılınmış olmakla icra-i icabı merut rü-i same-i Sadareet penahileridir. Ol bab da emr-ü ferman hazreti Veliyyülevvelindir.

Dahiliye Nazırı Namına
Müsteşar
9 safer.1330
(9.2.1914)

5

Bab-ı Ali
Dahiliye Nezareti

İrade-i Seniyye

Cebel-i Bereket Sancağı dahilinde ki Umraniye Kazasının Hama Sancağı dahilinde aynı nam ile diğer kaza bulunmasından dolayı vuk’a gelen iltibasın ref’i zımmında ismi sabıkı olan Dörtyol namıyla tesmiyesi tensib kılınmıştır.

İş bu irade-i Seniyyenin icrasına Dahiliye Nezareti memurdur.

Sadrazam

4.Rebiülahir 1330
(4.4.1914)
Dahiliye Nazırı Vekili

#AYAS'IN KAZA OLMASI VE ERZİN’İN NAHİYE OLARAK ORAYA BAĞLANMASI EMRİ

(262)

İ. Dahiliye
1332(1916).B.7/17
Bab-ı Ali
Dahiliye Nezareti

Adana vilayetinin Dörtyol kazasına merbut Ayas nahiyesi kaza haline ifrag ve yine mezkur kazaya mülhak Erzin karyesinde de nahiye teşkil edilmiştir. İş bu irade-i seniyyenin icrasına Dahiliye Nazırı memurdur.

  1. Receb 1332
    (7.7.1916)

#ERZİN'İN NAHİYE OLMASI

Bab-ı Ali
Dahiliye Nezareti

Huzuır-u Ali cenab-ı Sadaret penahiye

Hülasa:Ayas nahiyesinin kazaya
ve Erzin karyesininnahiyeye gelep ve ifrazı hakkında

Maruzu çakar-i karineleridir ki.

Dörtyol kazasına merbut Ayas nahiyesi 27 karyeden müteşekkil ve nufusu kesriyeyi havi olmakla beraber Yumurtalık Limanı'nı muhtevi olmasından dolayı askerlik nokta-i nazariyesinden de büyük bir kıymeti ehemmiyete haiz bulunduğundan bahisle mezkur nahiyenin üçüncü sınıftan bir kazaya tahvili ve vaktiyle liva merkezi olup ehemmiyet ve nezaket mevkiası bulunan Erzin karyesinde nahiye haline itrapı(Şekil değiştirme) Adana vilayetinden bildirilmiş ve keyfiyeti nezareti acizanemce de bil tensib tanzim edilmiş lahiya leffen takdim kılınmış olmakla icra-i içabı merut müsaade-i aliyye-ifehameneleridir. Ol babda emrü ferman Hazreti veliyyülemrindir..

Dahiliye Nazırı Vekili
İmza

  1. Cemaziyelahir 1332
    28.5.1916

KAYNAKLAR :

  1. İstiklal Harbi Arşivi Klasör:1569 Dosya:3 Belge:34-14,34-15
  2. Şehir ve Kasabaların Harp Bölgeleri Bombardıman İşgal ve Kurtuluş Tarihleri (1911-1922) Ankara Genelkurmay Basımevi 1977.s.1-2
  3. T.C.Genel Kurmay Başkanlığı 15.08.1995 tarih Ateşe.2020-4-95 Arşiv.
  4. Anadolu'da Tanin.Ahmet Şerif. İstanbul 1977.Kavram Yay.344s.
  5. Veli Ertan. Çukurova'ya Has Kuşlardan Turaç. Köy Postası. 1948/2. S:45.
  6. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye L.19
  7. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye L.6
  8. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye L.6
  9. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye L.19
  10. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye L.19
  11. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye 2.9
  12. T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri İrade-i Dahiliye B.7/17

Telif Hakkı 2021. Tüm Hakları Saklıdır.